
İlk açıklamalar;
ABD başkanı Barack OBAMA; sınırlı saldırıya izin verdik…
ABD genelkurmay başkanı Mike MULLER; Kaddafiyi indirmek değil amaç…
BM (birleşmiş milletler) güvenlik konseyi Fransa önceliğinde toplanarak müdahale meşruiyet kazandı…
Peki, amaç ne?
Amaç insani mi? Hep bu şekilde mi hareket eder BM güvenlik konseyi üyeleri?
Bakalım öyle mi olmuş RUANDA da?
9 milyon nüfusa sahip Ruandanın % 89 gibi büyük bir bölümünü Hutular meydana getirir. Geri kalan % 9'unu Tutsiler, % 1'ini Twalar tamamlar.
Doğal kaynaklar açısından pek zengin olmama sebebiyle dünyanın pek ilgi göstermediği bir yer Ruanda.
Bir Hutu olan devlet başkanının 6 nisan 1994 tarihinde uçağının düşmesi sonucu oluşan kaosu fırsat bilen Hutular Tutsi bölgelerinde kalan verimli tarım alanlarının ele geçirilme bahanesiyle eğitimli Tutsi ve ılımlı Hutular başta olmak üzere kıyıma başladılar. Katliamlar başladığında bölgede bulunan BM güçleri ABD önderliğinde 10 BM’ler görevlisinin ölmesini bahane ederek ülkeden çekilmesi katliamın hızlanmasına neden oldu. Hutu milisleri, neredeyse ellerine geçen her aletle, balta, bıçak, satır, taş ile Tutsileri öldürmeye başladılar. Parası olan Tutsiler kurşun parası vererek, acısız ölümü dahi satın alıyorlardı, olmayanlar ise en acımasız şekilde öldürülüyordu. Öldürmekten yorulan Hutular, Tutsilerin kaçmasını önlemek maksadıyla aşil tendonunu kesiyor, dinlendikten sonra katliamlarına devam ediyorlardı. Korkudan kilisede rahipler, hastanede doktorlar, ellerindeki Tutsileri cellatlarına teslim ediyorlardı.
Hata cesetlere saldıran köpekleri bile öldürüyorlardı.
Dünyadaki soykırımlara seyirci kalmayacağını söyleyen Fransa ve ABD gibi ülkeler, bölgeye müdahale etmemek için BM'de soykırım sözcüğünü içeren tüm önergelerde değişiklik isteyerek, belgelerden çıkartılmasını dahi istediler.
Peki, bunlar olurken uzun süre seyirci kalmayı seçen Fransa ani bir kararla katliamı destekleyen ve o anda legal olarak tanınan Hutu hükümetine askeri yardıma başladı. Bölgede hızla ilerleyen Fransız askerleri birçok bölgenin yönetimini ele geçirdi ve bölgedeki katliama müdahale etmedi. O ana kadar 600 bin insan öldürülmüşken, kendi sorumlulukları altındaki bölgede 200 bin kişinin daha öldürülmesine seyirci kaldılar. 800 bin insan 100 gün içerisinde katledildi...
Şimdi Fransa, İngiltere ABD öncülüğünde bu harekat (kirli geçmişlerine bakacak olursak) ne kadar insani olabilir ki?
Kendime sormadan edemiyorum...
Şafak operasyonu yapmak için, insani harekat yapmak için, bir yerlere demokrasi gelmesi için sanırım orada insan olması gerekmiyor, yeter ki petrol olsun çarklar dönsün batının cebi dolsun…
|
|
0 yorum:
Yorum Gönder