Türk devletinin batı destekli cemaat tarafından işgaline karşı koyma ihtimali olması nedeniyle Silivri’de tutuklu bulunan emekli Albay Kemal Dinçer dünkü duruşmada savunmasını “Kimin hazırladığı belli olmayan planla ilgili görev almadım. Çalışma ve sunum yapmadım. Haksız zulme uğradım. Bu kadar yalan ve düzmece belge içinde hakikati bulacağınızdan endişeliyim. Bilip de susanlara soruyorum. Dilsiz şeytan olmaya değer mi makam?” diye tamamladı.
Üye hakimin, “dilsiz şeytan ifadesiyle kimi kastediyorsunuz?” sorusuna Dinçer, "Yaklaşık 4 aydır savunmalar devam ediyor. Sanıklar tarafından belirtilen dönemin Genelkurmay başkanı, Kara Kuvvetleri komutanı ve Kara Kuvvetleri Kurmay başkanı gibi komutanları kastettim. Bir şey biliyorlarsa gelsin anlatsınlar" diye cevap verdi.
Subay NATO’cu oldu mu, makamdan başka hiçbir endişesi olmaz. Ne, adı var kendi yok olmuş kurucu ideoloji için, ne üstüne tüy dikilmiş cici demokrasi için, ne de her gün dozu artan etnik kışkırtmalar için kaygılanmaz. ‘Bunlar için kaygılanmak ordunun işi değildir’ diyenler hain değillerse saflıktan bunu söylemektedirler. Atatürk ve arkadaşları ‘bizim işimiz değil’ diyerek ülke için harekete geçmemiş olsalardı tarihten silinmiş olacaktık.
Seçeniyle seçileniyle çıkar kavgasından öte hiçbir anlam taşımayan politika, cumhuriyeti korumak bir yana onu yozlaştıran başlıca kurum olmuştur. Demokratik, laik Türk cumhuriyetinin varlığına kasteden girişimlere karşı koymak her yurttaşın görevidir. Farklı konum ve kurumlardaki yurttaşlar olarak gelecek nesillere bırakmak üzere emanet aldığımız ülkemize karşı sorumluluğumuzu yerine getirmememiz, telafisi mümkün olmayan sonuçlara yol açacaktır. Sivil bürokraside işgali tamamlamış olan Gülen cemaati, orduyu da ele geçirmek üzere saldırılarına devam ediyor.
Kökü, bir NATO yapılanması olan Komünizmle mücadele derneklerine dayanan Gülen cemaati ‘Yeni dünya düzeni’ kapsamında bölgedeki Amerikan operasyonlarına Türkiye’nin desteğini sağlamak amacıyla güçlendirilmektedir.
Gülen cemaati Batı’nın istediği yeni dünya düzeni önündeki engellerden biri olan Türk subayına karşı yürüttüğü saldırıları her gün arttırmaktadır.
Dini kendisine kalkan yapan Gülen, Irak’taki katliam ve ırza geçmelere tek bir eleştiri getirmediği, Amerika’nın kucağında oturmaya devam ettiği için sadece ülkeye karşı değil inandığını iddia ettiği İslam’a da ihanet etmiştir. Vatikan’la yürüttüğü diyalog ayrı bir had bilmezliktir.
Gaflet, dalalet ve ihanet içindeki Gülen cemaati kukladır. Türk cumhuriyetinin varlığına asıl kasteden sermayesiyle, NATO’suyla, AB’siyle Batı’dır. Cemaatin saldırılarına karşı iş dünyasından, büyük medyadan, 28 Şubat sürecinin aksine, hiçbir eleştiri hiçbir hareket olmamasının sebebi budur.
Batı daha önce de bizi Anadolu’yu Türk egemenliğinden çıkarmak için plan yapmıştı. Türk cumhuriyetini ortadan kaldırmayı içeren yeni dünya düzeni dedikleri bu planları da Sevr gibi çöpe atılacaktır.
0 yorum:
Yorum Gönder