This is default featured slide 1 title

Go to Blogger edit html and find these sentences.Now replace these sentences with your own descriptions.

This is default featured slide 2 title

Go to Blogger edit html and find these sentences.Now replace these sentences with your own descriptions.

This is default featured slide 3 title

Go to Blogger edit html and find these sentences.Now replace these sentences with your own descriptions.

This is default featured slide 4 title

Go to Blogger edit html and find these sentences.Now replace these sentences with your own descriptions.

This is default featured slide 5 title

Go to Blogger edit html and find these sentences.Now replace these sentences with your own descriptions.

21 Aralık 2011 Çarşamba

MÜMTAZER'İN YENİ GÖREVİ ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCEYİ YAYMAK


'Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Yüksek Danışma Kurulu ve Yönetim Kurulu üyeliklerine atamalar yaptı.

Ne iş yapar bu kurum?

Anayasa'nın 134. maddesine göre 'Atatürkçü düşünceyi, Atatürk ilke ve inkılâplarını, Türk Kültürünü, Türk tarihini ve Türk dilini bilimsel yoldan araştırır, tanıtır ve yayar.' Bağlı kuruluşları Atatürk Araştırma Merkezi, Türk Dil Kurumu, Türk Tarih Kurumu ve Atatürk Kültür Merkezi'dir.

Atatürkçü düşünceyi yaymakla görevli yeni atanan üyeler kim, Hürriyet'ten öğreniyoruz.

18 Aralık 2011 Pazar

''2023 VAMPİRLERİN GÜNÜ''

Devrimden Sonra filmini yaratan ekipten yine gündeme oturacak, cesur bir film geliyor.

2023 yılında geçen öykü, ülkeyi yöneten Vampirler Örgütü ile ona karşı direnen gençlerin hikayesini ele alıyor. Aksiyonun ve hareketin yüksek olacağı filmin kadrosu çoğunlukla genç oyunculardan oluşuyor.

Bağımsız Sinema Merkezi'nin yapımcılığında gerçekleştirilecek olan filmde 100'den fazla oyuncu yer alacak ve çekimlerin tamamı İstanbul'da gerçekleştirilecek.

Nisan ayında seyirci ile buluşması planlanan filmin yönetmen koltuğunda ise Devrimden Sonra filminin de yönetmenliğini yapmış olan Mustafa Kenan Aybastı oturuyor.

İşte filmin ilk fragmanı...


17 Aralık 2011 Cumartesi

AYDINLANMA - CHRISTIAN DESTAIN-

Cumhuriyet Kitaplarının yayınladığı Aydınlanma Kitaplığının ilk eseri olan - özgün adıyla Les Lumiéres - ''Aydınlanma'' Fransızcadan dilimize İsmail Yerguz tarafından çevirilmiştir.

Christian Destain 18. yüzyıl Fransız Aydınlanma hareketinin gelişimini, aydınlanma hareketinin aktörlerini ve aydınlanmanın Fransız Devrimine ve diğer uluslara etkilerini incelediği bu eser; günümüzün fikirsel alt yapısını oluşturan, Aydınlanma yüzyılını anlamak isteyenler için iyi bir başvuru kaynağı olacaktır.

10 Aralık 2011 Cumartesi

ZARAKOLU VE TANİLLİ BURADAMI?


Günümüz cemaat kökenli polislerin, hali ve cehaletlerinin dışa vurumu...

Bugün Belge Yayınevi'nde, Ragıp Zarakolu'nun tutuklanması vesilesiyle bir anma gerçekleştirileceğini haber alan polis, anmada Ragıp Zarakolu ve Server Tanilli'nin konuşma yapacaklarını sanınca Belge Yayınevi'ne gidip şöyle sordu: "Bu Ragıp Zarakolu'yla Server Tanilli burada mı?"

Bugün bir grup devrimci genç, Belge Yayınevi'ne, Ragıp Zarakolu'nun tutukluluğu dolayısıyla bir ziyarette bulunacaktı. Ziyareti gerçekleştiren öğrenciler, geçtiğimiz günlerde yitirdiğimiz Server Tanilli'nin 1978 yılında, İstanbul Üniversitesi'nde akademisyen olduğu dönemde uğradığı suikastı da hatırlatmak maksadıyla, "1978'den günümüze aydınlara ve ilerici akademisyenlere uygulanan baskılarda bir değişiklik yok" konulu bir de basın açıklaması gerçekleştireceklerdi.

Öğrenciler konuyla ilgili hazırladıkları bir duyuruyu İstanbul Üniversitesi'nin panolarına da astılar.

Duyuruyu panolarda gören polis ise, duyurunun içeriğini anlamadı, daha doğrusu yanlış anladı!

Polisler, bugün Belge yayınevinde bir anma gerçekleştirileceğini ve bu anmada 1 Kasım'da tutuklanan ve halen cezaevinde bulunan Ragıp Zarakolu ile 29 Kasım'da hayatını kaybeden Server Tanilli'nin konuşmacı olduğu şeklinde "anladılar."

Bunun üzerine polisler Çemberlitaş'ta bulunan Belge Yayınevi'ne giderek, Ragıp Zarakolu'nun ve Server Tanilli'nin yayınevinde olup olmadığını sordular.

Yayınevi yetkilileriyse, Server Tanilli'nin geçtiğimiz günlerde hayatını kaybettiğini ve Ragıp Zarakolu'nun geçtiğimiz ay polislerce tutuklandığını ve şu an cezaevinde olduğunu söyleyerek polisleri "bilgilendirdiler."

(soL - Haber Merkezi)

İSYAAAN VAR !


Sabahın ayazı... Üstüne bir de Ankara’nın ayazını ekleyin... O binlerce genç için soğuk ne ki? Yerlerinde duramayan, kıpır kıpır gençler için... Kocaman bir hiç.

Tek yürek ve hep bir ağızdan: “İsyaaaan.” Neye? Pankartlardan okuyalım: “Adliye sarayları
büyüdükçe, küçülen adalet”e. “Ortadoğu’da demokrat, Türkiye’de padişah” olana. “Biz de kestirdik saçımızı, bizi de alın, memleketi kurtarın”ın hatırına...

8 Aralık 2011 Perşembe

STEPHAN HESSEL - ÖFKELENİN!

ÖFKELENİN!, Cumhuriyet kitaplarının Aydınlanma Kitaplığı dizisinin ikinci kitabıdır.


ÖFKELENİN!, Stephan Hessel tarafından 2010 tarihinde Tunus ta ayaklanmalarının başlamasından üç ay önce yazılmıştır.

Ekim devrimiyle aynı gün doğan, 2. Dünya savaşı sırasında toplama kamplarında esir edilen ve kendi deyimiyle ' şanslı ' bir şekilde defalarca idamın eşiğinden dönen pilot, diplomat, arabulucu, danışman, eğitimci, filozof olan Stephan Hessel ; 1944 Ulusal Direniş Kurulu Programı, 1948' de Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Bildirisi'ni kaleme alanlar arasındadır.

4 Aralık 2011 Pazar

AZİZ NESİN 96 YAŞINDA



Aziz Nesin 96 Yaşında...

17 Aralık'ta Ahırkapı Armada Otelin salonunda dedemizin doğum gününü kutlayacağız.
Gecede,

Aynur Haşhaş
Müjdat Gezen
Vedat Özdemiroğlu
Zülfü Livaneli
bize eşlik edecekler. Daha başka surprizlerimiz de olacak.
Sizleri de bekleriz.

Davetiyeler için lutfen arayın.

Tel: 0 212 738 6358
0 212 311 5422

Sevgiler,
Nesin Vakfı

AKP FAŞİZMİNE KARŞI HERKES SOKAKTA

DİSK, KESK, TMMOB ve TTB’nin çağrısıyla Türkiye genelinde yapılan gösterilerde özel yetkili mahkemeler ile Terörle Mücadele Yasası’nın kaldırılması, gözaltı operasyonlarının durdurulması, hukuka aykırı tutuklananların hemen serbest bırakılması istendi. Gösterilerde, yargının AKP güdümüne girdiği vurgulandı.

ANKARA’daki eylemde katılımcılar öğle saatlerinde Kolej Meydanı’nda toplanarak sloganlar eşliğinde Sakarya Caddesi’ne yürüdü. Yürüyüşte, “Özel yetkili mahkemeler kaldırılsın; Terörle Mücadele Kanunu kaldırılsın; gözaltı ve tutuklamalara son verilsin; tutuklananlar serbest bırakılsın” pankartı açıldı, “Fazişme karşı omuz omuza”, “Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek” sloganları atıldı. Eyleme CHP Milletvekili Süleyman Çelebi ile BDP milletvekilleri Ertuğrul Kürkçü ve Sırrı Süreyya Önder de katıldı.

2 Aralık 2011 Cuma

''İLLALLAH '' ETTİREN DAVA

Metis yayınları tarafından yayınlanan 2010 İllallah Ajandasına, TCK 216/3’nolu maddesinde belirtilen “dini değerleri alenen aşağılama suçu” nedeniyle açılan dava, dün görülen üçüncü duruşmayla devam etti.




Mühendis Ali Emre Bukağılı tarafından yapılan başvurunun ardından açılan davada üçüncü duruşma Bakırköy 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Metis Yayınları adına dünkü duruşmada savunma veren Semih Sökmen, ajandayı yayınlarken sunuş yazısında inanmama hakkına saygı duyduklarını ve bu yüzden ajandayı 'İnanmama Hakkı' üzerine kurguladıklarını söyledi.

1 Aralık 2011 Perşembe

2 MİLYONLUK İHALESİZ İŞ

Daha önce kesilen kolonlarıyla haber olan Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz'ın odasının 2 milyon TL'ye (eski parayla 2 trilyon tl'ye) düzenlenmesinde ihale işten sonra yapılmış. Başbakan'ın, hakkını arayan Tekel işçisine 'yedirtmem' dediği yetim hakkını kimlere yedirttiğini memurlar.net'in haberinde görüyoruz.

28 Ekim 2011'de düzenleme sırasında kesilen kolonlarla haber olan 2 Milyonluk bakan odası için ihale 18 Kasım 2011'de yapılmış.

Deprem ülkesinde, bakan odasında kesilen kolonlar, hortumlanan 2 Milyon TL, işten sonra yapılan ihale. Deve misali bir ak icraat daha.

İzmir'de 'ihalesiz Şevval Sam konseri' düzenledikleri gerekçesiyle belediye yöneticilerini tutuklatanları göreve çağırıyoruz.

YARGILAMA DENİLEN REZALET


CHP Eskişehir Milletvekili Süheyl Batum, Ergenekon davası sanığı Hayrettin Ertekin'in rahatsızlanarak hastaneye kaldırıldığını ancak, Ertekin'in orada unutulup gidildiğini söyledi. Batum, buna rağmen Ertekin'in taksi tutarak Silivri'ye gittiğini belirtti.

Süheyl Batum, Meclis Genel Kurul'unda yaptığı konuşmasında Ergenekon davasındaki 'skandalı' anlattı. Tutuklama konusunda bir mahkeme kararını örnek gösteren Batum, ''Hayrettin Ertekin'in ifadesinde, 'Hastalanınca beni hastaneye götürdüler. Muayene işlerim bitince beni gelip almaları için oturup beklemeye başladım. Saatler geçtiği halde ses çıkmadı. Beni unutmuşlardı. Bir taksiyle Silivri'ye geldim. Taksi parasını da cebimden ödedim' diyor. Hastanede unutulan Hayrettin Ertekin, taksi tutuyor, Silivri'ye gidiyor ve yargıçlar 'tutukluluğun devamına' kararını veriyor. Gerekçe ise kaçma tehlikesinin geçmemiş olması'' diye konuştu.

Cumhuriyet Portal

30 Kasım 2011 Çarşamba

RTE ÜNİVERSİTESİ


Rize Üniversitesi'nin adının Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi olması üzerine bir açıklama yapan TKP'li Öğrenciler, AKP'nin üniversitelere dönük kininin devam ettiğini, ancak "zafer bayrağı"nın kalıcı olamayacağını vurguladılar.
TKP'li Öğrenciler tarafından yapılan açıklama şöyle:
"Dün akşam saatlerinde ajanslara düşen şu haberi okudunuz mu?
'Rize Üniversitesi Senatosu'nun bugün yaptığı ve tek konunun isim değişikliği olduğu toplantıda, üniversitenin adının Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi olarak değiştirilmesi görüşüldü. Yapılan toplantı sonucunda Rize Üniversitesinin adının Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi olarak değiştirilmesi, 23 üyenin tamamının oy birliğiyle kabul edildi.'

28 Kasım 2011 Pazartesi

TGB OKUMA KİTAPLIĞI KURUYOR





Gençliği okumaya araştırmaya sevk ediyor.


TGB'nin yaptığı birçok Devrimci Atatürkçü faaliyetin yanında öğrenmeye, bilgi birikimimizi arttırmaya da önem veriyor.


Gençlik içinde okuma kampanyası başlatıyoruz.


Tabii kampanya kitapsız olmaz.


Kitaplarınıza ihtiyacımız var.


Bir çok üniversiteden yüzlerce arkadaşımız
TGB Kitaplığı'ndan faydalanmak için kitaplarınızı bekliyor.


Gençlikle buluşmasını istediğiniz kitaplarınızı en kısa zamanda bekliyoruz.


İlginiz için teşekkür ediyoruz.

İletişim:
0532 494 75 68

Adres: Attila İlhan Kültür Merkezi
(Meşrutiyet Cd. No: 3/3 Galatasaray - Beyoğlu)

AKP VE TORPİL



AKP'li Özak bir tanıdığının Dışişleri'ne alınması için bakana mektup yazdı Davutoğlu işe aldı.
Türkiye'de herşey değişir ama torpille işe alınma değişmez. İşte son örnek...


AKP Trabzon Milletvekili Faruk Özak bir tanıdığının işe alınması için Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'na mektup yazdı.

26 Kasım 2011 Cumartesi

DERSİM'E NE DERSİN


Dersim'i bombalayan...
Devlet değil, CHP.
PKK'yla masaya oturan...
AKP değil, devlet.
İyi di mi?

BAŞBAKAN TUNCELİ'YE GELİP KÖPRÜ AÇILIŞI YAPACAKTI
Sene 1937... Mustafa Kemal, başbakan Celal Bayar'la birlikte Tunceli'ye gelip, Murat Nehri üzerindeki Singeç Köprüsü'nün açılışını yapacaktı. Köprünün ucunda karakol vardı. Basıldı. 33 asker şehit edildi. Peşinden... Telefon hatları kesildi, pusular kuruldu, Mazgirt Köprüsü havaya uçuruldu, jandarma taburu vuruldu, 56 asker daha şehit oldu.

DEVLET ADAMI OLAMAMAK!



İçimizden biri, yıllarca bir büyük kentin belediye başkanı olabiliyor.

Parti kurup genel başkanı, daha sonra

milletvekili seçiliyor.

Başbakan da olabiliyor.

Önümüzdeki örnek gösteriyor ki; devlet adamı olamıyor!

RTE; rakibi parti üzerinden Cumhuriyeti ve kurucusunu, bir devrin önde gelen sorumlularını karalamak için olaylara at gözlüğü ile bakıyor.

25 Kasım 2011 Cuma

KAMUOYU VE MİLLİ VİCDAN

Kamuoyu, belirli güncel bir konu etrafında, belirli bir süre, bir grup insanın konu ile ilgili bir fikir oluşturmasıdır. Kamuoyu büyük olacağı gibi küçük de olabilir. Genellikle toplumun algıladığı “kamuoyu” büyüklüğü veya küçüklüğünden çok etkinliğinden dolayı bir insan grubunun oluşturduğu kamuoyunu algılamasıdır. Örneğin, Fenerbahçe Kulübü başkanı Aziz Yıldırım’ın tutuklanmasından sonra hem büyük hem etkin bir kamuoyu oluşmuştur. Her kamuoyunun bir de karşı kamuoyu vardır. Ancak genellikle reaksiyon durumundaki kamuoyu suskun, etkisiz olduğu için kamuoyu tanımındaki şartları yerine getirmediği için bir kamuoyu oluşturmaz.

Öte yandan milli vicdan kamuoyundan farklıdır. Milli vicdan kamuoyu gibi güncel bir konu etrafında oluşan bir grup değil, milletin büyük bir bölümünün çoğu kez tarihin derinliklerinde kalmış belirli bir konu ile ilgili tarih imbiğinden süzerek bugüne getirdiği duygu, düşünce, inançtan oluşan bütündür. Milli vicdan, kamuoyundan farklı olarak kendisini günlük heyecanlara kaptırmadan, daha soğukkanlı verilen bir hükümdür. Örneğin, kamuoyu kimin başarılı politikacı olduğuna karar verir, millî vicdan ise kimin tarihe geçecek bir kahraman devlet adamı olduğuna.

23 Kasım 2011 Çarşamba

'' BERDELLİ ASKERLİK''



Yılmaz Özdil bugünkü köşesini bedelli onun deyişiyle ''Berdelli' askerliğe ayırdı. Özdil yazısında şöyle diyor:

''
Bedelli bekliyorduk.

Berdelli çıktı iyi mi.

22 Kasım 2011 Salı

KAMER GENÇ'TEN SEDA SAYAN'A SERT TEPKİ


Tv8’de Erkan Tan’ın bugünkü konuğu CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç idi. Genç, eski sevgilisi olduğu iddia edilen kadının dün Seda Sayan’ın programına katılmasını ve ağlamasını eleştirirken Sayan’a da tepki gösterdi.

19 Kasım 2011 Cumartesi

BU DA BİZDE KAPAK OLDU

Time dergisine kapak olan RTE'ye Can DÜNDAR bakış açısı


Hangi Türkiye’ye inanmalıyız:
Başbakan’ı Time’a kapak olan, dünyaya emsal diye sunulan Türkiye’ye mi?
Karpuzalan Köyü’nde minicik yavruları ısınacağım diye kavrulan Türkiye’ye mi?
Doğru cevap:
Nereden baktığınıza bağlı...
Washinton’ın Beyaz Saray’ından mı?
Karpuzalan’ın deprem çadırından mı?
Mağrurun yanından mı?
Mağdurun safından mı?

18 Kasım 2011 Cuma

TGB DOLMABAHÇE YÜRÜYÜŞÜ

İLKLERİ YAŞAMAYA DEVAM EDİYORUZ!

TBMM Başkanlığı, Osmanlı Padişahı I. Abdülmecid'in ölümünün
150. yıl dönümü nedeniyle Dolmabahçe Sarayı'nda Ahmet Özhan Konseri ve üç gün sürecek bir anma etkinliği düzenliyor,

Atatürk gençliği haykırıyor:
Yeni Ortaçağ’a İtaat Etmeyeceğiz! Bilime, özgürlüğe zincilerler vurulmaya çalışılırken, Ortaçağ'a sınırsız özgürlük tanınıyor.

Saltanat düşkünlerini ve Yeni Ortaçağ hayalleri kuranları protesto etmek için 19 Kasım Cumartesi günü, saat 12.00’da Dolmabahçe Sarayı önünde buluşuyoruz.


19 Kasım Cumartesi Saat: 12.00


Dolmabahçe Sarayı Önü


TÜRKİYE GENÇLİK BİRLİĞİ

--
Ey Vatan Gözyaşların Dinsin Yetiştik Çünkü Biz!
www.tgb.gen.tr

16 Kasım 2011 Çarşamba

MECLİSTE VAHDETTİN'İ ANMA


"Padişahlığa özenen bir Meclis Başkanı. İşte 10 Kasım davetiyeleri. Bu 10 Kasım'da Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa kemal Atatürk'ün anma günüyle ilgili Meclis Başkanı'nın davetiyesi, bir kağıt. Bu da I. Abdülmecit dönemi ile ilgili Meclis Başkanlığı'nın bastığı davetiyeler, yazıklar olsun, yazıklar olsun size. Şu davetiyeye bakın."

Muharrem İnce'nin bu sözleriyle öğrendik, 10 Kasım davetiyelerinin fotokopi dosya kağıtları şeklinde hazırlanmışken, 'I. Abdülmecit'in 150. ölüm yıldönümü' nedeniyle düzenlenecek anma etkinliğinin davetiyelerinin altın yaldızlı olduğunu.

15 Kasım 2011 Salı

3 YIL 4 AY 14 GÜN SONRA İLK SAVUNMA


İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde oluşturulan salonda görülen duruşmada ilk kez savunması alınan tutuksuz sanık emekli Orgeneral Hurşit Tolon, ''Büyük sıkıntı ve eziyetle geçen, üzüntü ve acı yüklü, hiçbir şekilde hak etmediğim bir dizi hukuka aykırılıklar zincirinden sonra, nihayet söz hakkına sahip olup, kendimi 1232 gün (3 yıl 4 ay 14 gün) sonra huzurunuzda ifade edebilme olanağına kavuşmuş olmaktan duyduğum buruk mutluluğu belirtmek isterim'' diye konuştu.

"Gasp edilen bireysel haklarımı geri almaya geldim"

ERDOĞAN VE NETANYAHU AYNI SİPERDE


Suriye ile ipler iyice gerildi. Londra’da yayımlanan Al-Quds Al Arabi gazetesinin haberi ‘şok iddia’ başlığıyla haber sitelerinde yer aldı. İddiaya göre İsrail İran’a saldıracak, aynı anda Türkiye de Suriye’yi vuracak. Çok değil 1 sene önce bu iddaya güler geçerdik. Ama görünen o ki ‘one minute’ mazi oldu, artık silah arkadaşlığı başlıyor. Amerikan Yahudi Kongresinden 'Üstün cesaret' ödüllü Erdoğan'a İsrail 'Gazi' ünvanı verecek gibi.

Arap baharı ile İsrail’in düşmanları bizim de düşmanımız oldu

13 Kasım 2011 Pazar

KOZİNOĞLU HUKUK CİNAYETİ KURBANI


Bir panele katılmak üzere Mersin'e gelen CHP Denizli Milletvekili İlhan Cihaner, partisinin İl başkanlığı binasında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

AKP'nin kendisine muhalif olan herkesi bastırmaya çalıştığını, bu amaç doğrultusunda uzun tutukluluk sürelerinin yargısız infaza dönüştürüldüğünü öne süren Cihaner, Odatv operasyonu kapsamında gözaltına alınıp tutuklanan ve kalp krizi sonucu hayatını kaybeden Kaşif Kozinoğlu'nun ölümüyle ilgili olarak, "AKP, tüm sorun yargıdaymış gibi topu yargıya atıyor. Her hak ihlalinin sorumluluğu siyasi iktidardadır. Uzun tutukluluk süresi ve cezaevinde ölüm olayı ilk değil. Daha önce de Ergenekon'un kasası olduğu ileri sürülen bir işadamı cezaevinde hayatını kaybetmişti. Cezaevlerinde halen 7-8 ağır hasta var. İçlerinde kendisi gidip teslim olanlar var. Yani bunların tutuklanması, bu kadar süre tutuklu kalması hukuki değil. Son ölüm olayını kalp krizi olarak değil, hukuk cinayeti olarak görüyoruz. Kozinoğlu hukuk cinayetine kurban gitti" değerlendirmesinde bulundu.

SİLİVRİ ZİNDANINDA BİR ÖLÜM DAHA!


Teröristlerin dağdan inip deniz otobüsü kaçırdığı, hergün şehit haberleri alındığı bu günlerde hayatını terörle mücadeleye adamış saygıdeğer komutanlar ve aydınlar Silivri Zindanlarında ölüme terk ediliyorlar. Son kurban Kaşif Kozinoğlu oldu.

Silivri Cezaevi İnfaz Kurumu 1 No'lu F Tipi'nde tutuklu bulunan MİT mensubu Kaşif Kozinoğlu'nun akşam saatlerinde fenalaştığı öğrenildi. Bunun üzerine cezaevi doktorlarına ve savcılığa haber verildi.

Kalp krizi geçirdiği öğrenilen Kozinoğlu, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti.

12 Kasım 2011 Cumartesi

PKK'NIN KAÇIRDIĞI DENİZ OTOBÜSÜNE ''ŞAFAK'' OPERASYONU


Kocaeli'de, İzmit-Gölcük seferini yaparken kaçırılan ''Kartepe'' adlı deniz otobüsü saat 18.30 sıralarında kimliği belirsiz bir kişi tarafından kaçırıldı. Terörist, ''Şafak'' vakti gerçekleştirilen operasyonla ölü olarak ele geçirildi.

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi'ne ait ''Kartepe'' adlı deniz otobüsü saat 17.40'ta Gölcük'e gitmek üzere İzmit'ten 5'i kadın 18 yolcu, 4 mürettabat ve 2 stajyer ile hareket etti. Hareketinden kısa süre sonra kaptan köşküne giren kimliği belirsiz bir kişi, üzerinde bomba olduğunu ileri sürerek gemiyi kontrolü altına aldı.

11 Kasım 2011 Cuma

BU DA OLDU : PKK DENİZ OTOBÜSÜ KAÇIRDI!


Gölcük seferi yapan Kartepe isimli deniz otobüsü saat 17.45 sıralarında kaçırıldı. Deniz otobüsünü kaçıran dört kişinin, PKK-HPG mensubu olduğunu söylediği ve amacının medyada yer almak olduğunu açıkladığı iddia ediliyor.

8 Kasım 2011 Salı

TARİHİ MİRAS SATILIĞA ÇIKARILDI



Kısa zaman önce restorasyon çalışmaları sırasında "yanan" Haydarpaşa Garı ve İstanbul'la özdeşleşmiş birçok tarihi mekan AKP'nin Kanun Hükmünde Kararnameleri'yla satılığa çıkartılmış.


İşte konuyla ilgili Sol.org'un haberi...
Yaz aylarında çıkan bir KHK ile Maliye Bakanlığı'na verilen yetkisi sayesinde, Haydarpaşa Garı, Sirkeci Garı, Sirkeci Postanesi, Kuleli Askeri Lisesi gibi birçok tarihi yapı satılıyor. Satış işleminde bu yapıları yıkıp yerlerine yenilerini yapma yetkisi de veriliyor.

4 Kasım 2011 Cuma

TRAFİK KURALLARINA UYMAMAK CAİZ Mİ?


Zaman gazetesinde bugün, trafik kazaları ile ilgili ilginç bir röportaj yayımlandı. Röportajın garipliği, yalnızca bir ilahiyat profesörü ile yapılmasından değil, “Belirlenen hız limitini aşmak ve trafik kurallarına uymamak caiz mi?” gibi sorulardan da ileri geliyor.


ATA’YI ANMA VE CUMHURİYETE SAYGI İÇİN 10 KASIM

Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Merkezi'nin 10 Kasım dolayısıyla yaptığı basın açıklaması:

"Emperyalist işgale karşı vermiş olduğu bağımsızlık ve özgürlük mücadelesiyle, işgal altındaki bütün ulusların umudu ve önderi olmuş, yapmış olduğu devrimlerle bir ulusun küllerinden yeniden doğmasını başarmış, içinde bulunduğu çağın en modern ve çağdaş devletini kurarak bizlere emanet etmiş, Büyük devrimci Mustafa Kemal Atatürk aramızdan ayrılalı 73 yıl oldu.

Bedeni aramızdan ayrılsa da; devrimleri, ilkeleri ve hedefleriyle O bize önderlik etmeye, bizim pusulamız olmaya devam ediyor. İnsanlık var oldukça da devam edecektir. Çünkü insan onurunun ve bütün mazlum ulusların O’nun düşüncelerine ihtiyacı vardır.

3 Kasım 2011 Perşembe

NESİN VAKFI BAYRAM MESAJI



Sevgili Dostlar,
Kurban Bayrami vesilesiyle Vakif’ta yaptigimiz calismalardan soz etmek istiyorum.

Nerdeyse varimizi yogumuzu goturen sel felaketinden sonra Vakif binamizi camurdan temizlemekle kalmamis ayrica depreme karsi guclendirmistik de.
Ne kadar dogru bir karar verdigimizi bugun cok daha iyi anliyoruz.
Binamiz gercekten hic saglam degilmis.
Simdi dunya batsa ayakta kalacagina inandigimiz bir binada yasiyoruz.
Artik guvendeyiz, rahat uyuyoruz.
Bunu yardimlarinizla gerceklestirdik.
Cocuklarimiz adina tekrar tekrar tesekkur ederiz.
Su anda Aziz Dedemizin Dereboyu’ndaki calisma evinin guclendirmesine de devam ediyoruz.

1 Kasım 2011 Salı

SİZ KİMİ KANDIRIYORSUNUZ !


Yakın tarihin labirentlerinde, ezber bozan, şaşırtıcı bir yolculuk...

Ülkelerin geçmişi ile bugünü arasındaki benzerlikler şaşırtıcıdır.30 mayıs 1876 askeri darbesiyle tahttan indirilen Abdülaziz'in başına gelenler ile Cumhuriyet döneminde ağır ekonomik kararlar alan hükümetlerin başına gelenler benzerdi.

MHP'nin bugün başörtüsünden yana tavır almasında şaşırtıcı bir yan yoktu, çünkü dönemin Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi'nde bundan 39 yıl önce Nihal Atsız ve Alparslan Türkeş ayrılığıyla birlikte büyük bir tarihsel dönüşüm yaşanmış, oy alabilmek için İslam motifinden yararlanma kararı verilmişti.

Tarikatlar geçmişte ülkenin sosyoekonomik ve siyasi hayatında önemli bir rol oynadı, ya bugün? Başka bir açıdan günümüz tarikatları...

Dünün eli silahlı Akıncı Gençler'i bugün ne yapıyor?

AKP'lilerin eşleri neden ve nasıl örtündü?

Osmanlı istihbarat örgütünü İngilizler neden ve nasıl kurdu?

Dincilerin Mehmed Âkif Ersoy'la ilgili yalanı artık son buluyor.

Doğruyu bulmak zekâ ve bilgi meselesinden çok, kişilik ve ahlak sorunudur.

SÖYLEV- GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK-

Atatürk'ün henüz ''Gazi Mustafa Kemal'' sanını taşıdığı 1927 yılında, Cumhuriyet Halk Partisi'nin 15-20 Ekim Günleri arasında Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin büyük salonunda toplanan İkinci Kurultayında okuduğu tarihsel Söylev'i tam altı gün boyunca baştan sona dinlemiş olan Ord. Prof. Dr. Hıfzı Veldet Velidedeoğlu'nun sadeleştirdiği ve günümüz Türkçesine çevirdiği bu büyük eser Cumhuriyet Kitapları tarafından okuyucuyla buluşturuldu.


Ord. Prof. Dr. Hıfzı Veldet Velidedeoğlu Söylev'i şöyle tanımlar:

'' Bu Söylev, çağdaş Türkiye Cumhuriyeti'nin; nereden başlanıp, hangi olumsuz koşullar altında, hangi engel ve aşamalardan geçilerek nasıl kurulduğunu, belgelerle anlatan anıtsal kitaptır. Bu nedenle günümüzün ve geleceğin bütün kuşakları Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş tarihini ve böylece Türk Ulusu'nun tutsaklıktan kurtuluşunun öyküsünü öğrenmek için Söylevi okuyacaklardır.''

Ord. Prof. Dr. Hıfzı Veldet Velidedeoğlu'nun belirttiği gibi Atatürk'ün Söylevi , sihir taşıyan bir değnek değil, ışık tutan bir meşaledir, bu meşale yalnız yakın geçmişin ve günümüzün durumunu açık seçik göstermekle kalmayıp, bunlar arasındaki karşılaştırmanın sonucunu da göz önüne koyar. En önemlisi, geçmişin acı deneyimlerine göre gelecekte izlenmesi gerekn yola ışık tutar. Bu yol, akılcılık ve bilim yoludur.

29 Ekim 2011 Cumartesi

CUMHURİYETİN İPTALİ

Tayyip Van’daki depremi bahane ederek 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı tören ve resmi geçitlerini iptal etti.

Köşe yazılarına, yorumlara baktığımızda görüyoruz ki medyamızın büyük çoğunluğu niye böyle bir şey yapıldığına anlam verememiş.

Birlik ve beraberliğe en çok ihtiyacımızın olduğu şu günlerde, evet bu klişenin tam anlamıyla geçerli olduğu günlerde, ulusal birliğimizin ta kendisi olan Cumhuriyetimizin 88. yılını her zamankinden daha çoşkulu resmi törenlerle kutlamamız gerekmez miydi? Bu mantığı Tayyip’in neden yürütemediğine anlam veremiyorlar.

28 Ekim 2011 Cuma

29 EKİM CUMHURİYET BAYRAMI KUTLAMALARI İPTAL EDİLDİ


Resmi geçit ve törenlerin başbakan tarafından iptal edilmesi nedeniyle ADD genel merkezinin basın açıklaması:

Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bir ilk yaşanmıştır. Başbakanlığın, Van depremini bahane ederek yayınladığı genelgeyle, her yıl düzenlenen 29 Ekim Cumhuriyet kutlamalarını iptal etmesi anlaşılır ve kabul edilebilir değildir.

26 Ekim 2011 Çarşamba

29 EKİM YARINIMIZDIR




YENİDEN ATATÜRK
29 EKİM YARINIMIZDIR





Arkadaş
Unutma, unutturma!

29 Ekim, bağımsız yaşamanın tarihidir.
Bir halkın silkelenip ayağa kalkışıdır.
Esaretten kurtulmanın şimdi yeniden zamanı gelmiştir.
Uyanmanın tam vaktidir.

29 Ekim kardeşliğin adıdır.Birliğin harcı bu tarihte karıldı.
Beraberliğimizi parçalatmayacağız.
Kardeşliğimizi bozmalarına geçit vermeyeceğiz.

29 Ekim mazlum milletlerin cevabıdır.
29 Ekim zaferdir!
Emperyalizmi bu coğrafyadan sileceğiz ve zafer bizim olacak.

29 Ekim Türkiye'nin simgesidir.
29 ekim'i hatırlatmak bugün bizim büyük görevimizdir.
Görevini yerine getir; çünkü sıra bizde.

29 Ekim yarınımızdır!
Yarınımızı kendi ellerimize alalım.
Alanlarda tek yumruk olalım.



YENİDEN ATATÜRK CUMHURİYETİ İÇİN BULUŞUYORUZ!

HAYDİ ALANLARA




Yer:
Bağdat Caddesi Suadiye Işıklar
Saat: 18.00
Tarih: 29 Ekim Cumartesi
İletişim: 532 494 75 68

20 Ekim 2011 Perşembe

ÇUVALIN RÖVANŞI TGB'DEN


Türkiye Gençlik Birliği Bodrum'da bir Amerikan askerinin kafasına çuval geçirdi. Amerikan askeri neye uğradığını şaşırdı. Olay yerine gelen polis ekibi Türkiye Gençlik birliği üyelerini gözaltına aldı.


Burası Güneydoğu her yanında ağlatan öykü dolu !

Burası Gabar dağı ; etrafınıza baktığınızda sizi çepeçevre saran mağaralarla dolu.

Burası Şırnak ; öğle vakti 2 askeri personelin şehrin orta göbeğinde silah zoruyla bir arabaya bindirilerek kaçırılıp ertesi gün yol kenarında kesik başlarının bulunduğu topraklarla dolu.

Burası Kasrik ; ufak bir çocuğa günaydın dediğinizde Türkçe bilmediği için size sadece bakarak kalan çocuklarla dolu.

Burası Cizre ; askeri bir konvoy yoldan geçerken taş atan insanlarla dolu.

Burası güneydoğuda bulunan bir iç güvenlik tugayı ; siz uyurken geceleri onlarca top atışıyla ve silah sesiyle uyuyamayan tedirgin askerle dolu.

Bak görüyor musun ? burasıda Şırnak-Mardin Midyat yolu ; gece saatlerinde vatan hainlerinin geçen arabaları durdurarak arama yapıp asker , polis ve öğretmenlerimizi kaçırdığı fakat senin adlarını bile hiç duymadığın insanlarla dolu.

Ya burası ? Hakkari - Şırnak yolu ; mayınlarla , el yapımı patlayıcılarla dolu !

Burası eşinden çocuğundan yıllarca ayrı yaşayan ve sonrasında terör örügütü kurmakla yargılanan Subay , Astsubay ve Uzman Çavuşla dolu !

Ey ikinizden birine söylüyorum sen hala UYU !

19 Ekim 2011 Çarşamba

HABUR REZALETİNİN YILDÖNÜMÜNDE 26 ŞEHİT


Hergün 3-5 şehide alışmıştık.

Öyle ya askerlik yan gelip yatma yeri değil, günde 3-5 şehit işin doğasında var yetkililere göre.

Ama 26 şehit yasa boğdu tüm yurdu.

8-10 günlük şehit kotamızı bir günde doldurduk.

İçimiz kan ağlıyor.

Bazı kanallar yayın akışlarını değiştirmişler.

Tadımız kaçtı zaten. Yarın izleriz dizimizi, magazinimizi.

YETER ARTIK!




Yarın (20 Ekim Perşembe) Taksim Galatasaray Lisesi Önü'nde yapılacak olan "Yeter Artık! Terörü Lanetliyoruz!" yürüyüşüne tüm gücümüzle katılıyoruz.

Mehmetçiğe sıkılan kurşun Amerikan kurşunudur.
Amerikan kurşunu kardeşliğe sıkılan kurşundur.
Amerikan kurşunu kardeşliği bozamaz.

Yarın hep birlikte haykıracağız.


Tarih: 20 Ekim Perşembe
Yer: Taksim Galatasaray Lisesi Önü
Saat: 18.00



TÜRKİYE GENÇLİK BİRLİĞİ

HAKKARİ'DE SALDIRI


Saldırıyı 200 kişilik PKK’lı grubu gece yarısı başlattı. İlçe merkezindeki polis ve jandarma binalarıyla güvenlik noktalarına ağır silahlarla saldıran teröristler, dikkatleri buraya çekti. Hemen ardından ilçe merkezine 15 kilometre uzaklıkta Işık Bölgesi’nde, Çukurca 21’inci Sınır Jandarma Tugay Komutanlığı’na bağlı sınırın sıfır noktasındaki Kekliktepe Karakolu’na teröristler ağır silahlarla saldırdı.

ÇATIŞMA SABAHA KADAR SÜRDÜ

Güvenlik güçleri teröristlerin saldırısına anında karşılık verirken çatışmalar sabahın ilk ışıklarına kadar sürdü. Çukurca ilçe merkeziyle sınırın sıfır noktasındaki çatışma bölgesine takviye polis ve asker sevk edildi. Sınırda karakola saldıran teröristlerle çatışan askerlere destek için bölgeye kobra helikopterler sevk edildi.

İlk alınan bilgilere göre çatışmalarda, Kekliktepe’de 21, ilçe merkezinde de 3 asker şehit düştü 18 asker yaralandı.

Çatışmalarda yaralanan büyük çoğunluğu asker 18 güvenlik görevlisi de helikopterle başta Hakkari Asker Hastanesi olmak üzere bölgedeki hastanelere kaldırılarak tedaviye alındı.

ÇUKURCA’YA GİRİŞ-ÇIKIŞLAR KONTROL ALTINDA

Gece başlayan ve sabahın ilk ışıklarına kadar süren çatışmaların ardandan Çukurca ilçe merkezine giriş ve çıkışlar da kontrol altına alındı.

BÜYÜK OPERASYON

Bu arada en çok kayıpların olduğu Işıklı bölgesinde bulunan Kekliktepe ile yine sınırın sıfır noktasında bulunan Kazan vadisi ve Sabır Dağı bölgelerinde de yoğun operasyon başlatıldı. Kobra helikopterlerin havadan destek sağladığı operasyon özel birlikler tarafından yürütüyor.

21 PKK’LI ÖLDÜRÜLDÜ

Operasyon ve sıcak takip devam ederken, sağlanan sıcak temaslarda ise 21 kadar PKK’lının öldürüldüğü bilgisi geldi.

Çukurca’nın 15 kilometre uzağında bulunan Işıklı bölgesi, Kekliktepe ile yine sınırın sıfır noktasında bulunan Kazan Vadisi ve Sabır Dağı bölgelerinde operasyonlar yoğunlaştırıldı. Kobra helikopterlerin havadan destek sağladığı operasyonlar, özel birlikler tarafından yürütüyor.

LOJİSTİK DESTEK İÇİN GİTMİŞLERDİ

Çukurca ilçe merkezindeki asker ve polis birimlerine eş zamanlı saldıran 200 kadar PKK’lı teröristlerle güvenlik güçleri arasındaki çatışma daha çok İlçe Jandarma Komutanlığı, Polis Lojmanları, Sivritepe ve Asayiştepe kesimlerinde yoğunlaştı. İlçe merkezine 15 kilometre uzaklıktaki Kekliktepe’deki karakola ağır silahlarla saldıran kalabalık PKK’lı grubu ile çatışma sabaha kadar sürdü.

Çatışmalarda, Diyarbakır’ın Lice İlçesi’ndeki 2’nci Motorize Piyade Tugayı’ndan bölgeye lojistik amaçlı giden birlikten 17 askerle, üs bölgeleri Sivritepe’de 5 ve Asayiştepe’de 4 asker şehit düştü. PKK’lı teröristlerin saldırısı sırasında Çukurca İlçesi’nde sadece güvenlik birimlerine ait binalar değil, vatandaşlara ait bir çok ev de hasara uğradı.


hürriyet.com

17 Ekim 2011 Pazartesi

KORKU BİLİNÇLE YENİLİR


Korku Bilinçle Yenilir...

Bilinçli korku; koruyucu bir duygudur.

Saldıran bir köpekten duyulan korku insanı kurtarır.

Ancak, ‘köpek saldırır’ diye sokağa çıkmamak sağlıksızdır.

Bu durumda bilinç devre dışı kalmıştır.


11 Ekim 2011 Salı

ORHAN ÇEKİÇ-İMPARATORLUKTAN CUMHURİYETE 3- SİVAS'TAN ANKARA'YA

Maltepe Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bölümü Başkanı ve aynı üniversitenin Atatürk Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü olan Orhan Çekiç tarafından kaleme alınan İmparotorluktan Cumhuriyete dizisinin üçüncü kitabı olan ''Sivas'tan Ankara'ya'' adlı eseri dizinin diğer kitapları gibi Cumhuriyet Kitapları tarafından okuyucuyla buluşturuldu.

10 Ekim 2011 Pazartesi

ON İKİ'DEN ON İKİ'YE TÜRKİYE- ALİ SİRMEN-


Ali Sirmen'in ilk kitabı olan ''On İki'den On İki'ye Türkiye'' 12 Mart ve 12 Eylül arası dönemde Ali sirmen'in başta Cumhuriyet olmak üzere çeşitli gazete ve dergilerde yayınlanan yazılarının bir araya getirilmesiyle oluşturulmuştur. ''On İki'den On İki'ye Türkiye'' kitabında Ali Sirmen Türkiye ve dünyada önemli gelişmelerin yaşandığı bir tarihsel kesitte aydın sorumluluğunun gereği olarak gelişmeleri, tanıklıklarını ve en önemlisi önerilerini yükseltmektedir duymayan kulaklara görmek istemeyen gözlere. Dönemine ayna tutan ''On İki'den On İki'ye Türkiye'' kitabı 12 Mart 12 Eyklül dönemini anlamak isteyenler için okunması gereken en önemli kitaplardan biridir.


7 Ekim 2011 Cuma

FAZIL SAY

Fatih Altaylı bugünki yazısında yine Fazıl Say’ı eleştirmiş. Say’a ‘Madem bu ülkenin müziğini beğenmiyorsun, değiştirmek için çaba göster.’ demiş ve devam etmiş, ‘Anadolunun ücra yerlerine git, konserler düzenle, millete klasik müzik zevkini aşıla, yemin ediyorum bu gazete senin en büyük destekçin olacak.’

İşte Fazıl Say kim olduğu, neler yaptığı bilinmeden eleştirilirse böyle dangalakça yazılar çıkar.

TOKMAK!



Sözcü Gazetesi "Tokmak" adlı imzasız başyazısında "Cennet Genelev mi?" başlığıyla bir yazı yayınladı. Aslında "cennet" kavramına sahip çıkan ve Ömer hayyam'ın yüz yıllar önce dile getirdiği sorunun izini süren bu yazı islamcı internet sitelerinde saldırgan bir kışkırtmayla, "Alçaklığın Sözcü'sünden İslam'a hakaret!", "Sözcü Gazetesi'nden İslam'a Büyük Hakaret!", "Özür dileyin alçaklar! Cennete genelev dediler!", "Sözcü İslam'ın kutsal değerine küfretti!", "Alçaklığın Sözcü'sünden İslam'a hakaret!" gibi tehdit kokan başlıklarla verildi.

1 Ekim 2011 Cumartesi

YÜREĞİM RÜZGARLARLA ÖZGÜR- PABLO NERUDA


1971 Nobel Edebiyat Ödülüne layık görülen Pablo Neruda, Şili'nin dünyaya mal olmuş önemli bir şairi ve politikacısıdır.


Türk şiirseverleri tarafından mutlaka okunması ve anlaşılması gereken Pablo Neruda'nın Cevat Çapan tarafından seçilen birbirinden güzel şiirleri Türk şiirinin en önemli ustalarından ve çevirmenlerinden olan Ülkü Tamer, Erdal Alova, Sait Maden, Adnan Özer tarafından Türkçeye kazandırılmıştır.

30 Eylül 2011 Cuma

DUR BAKALIM NE OLACAK

Her geçen gün olayların bitmediği güzide ülkemde insanın kanını donduran haberlerin ardı arkası kesilmiyor. Gene böyle haberleri seyrettiğimiz bir gün etrafımda akademik unvana sahip kişiler ve mühendisler var, yani ortamın eğitim seviyesinin çok üst noktalarda…

28 Eylül 2011 Çarşamba

'AKP KAPATILSIN'



CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na yaptığı başvuruda, AKP'nin kapatılması için Anayasa Mahkemesi'ne kapatma davası açılmasını istedi.

12 Eylül 2011 Pazartesi

20 Eylül'de Ne Olacak Biliyor Musunuz?

20 Eylül'de Feto ile davamız var!

Untumayın!
Peşlerini bırakmayın!
TGB Akıl Fikir Kulübü Sunar;




10 Eylül 2011 Cumartesi

'İRADEN TUTUKLU' İMZA KAMPANYASI




12 Haziran'da seçilmelerine karşın, tutukluluk halleri süren ve cezaevlerinde bulunan milletvekilleri için Facebook üzerinde imza kampanyası başlatıldı.

Paylaş