2 Eylül 2011 Cuma

İthal Arap Aydınlanması


2011 Şubat’ta Libya üzerinden esen Arap Baharı rüzgarı başkent Trablus’un isyancılar tarafından ele geçirilmesi ve bazı büyükelçiliklerdeki Kaddafi yönetimini temsil eden bayrakların indirilmesiyle istenilen sonuca neredeyse ulaştı. Bu gelişmelerin ardından olayları; demokrasi ve barışın Ortadoğu’daki büyük temsilcisi ve bu değerleri yaymakla sorumlu olan NATO kuvvetleri ve Libya halkı nezdinde toplumsal bir incelemesini yapacağım.



NATO’nun Libya Politikası Üzerine

Libya’nın 32 yıllık diktatörü Kaddafi ile NATO müdahalesinin diplomatik ve askeri öncülüğünü yapan Fransa ilişkileri son yıllarda oldukça radikal değişimlere uğradı. 10 Aralık 2007’de Sarkozy, Paris’e gelen Kaddafi’nin ayaklarına kırmızı halı seren ilk Fransız Cumhurbaşkanı olmuştu. Üstelik bu hareketi İnsan Hakları Günü’nde yapması halkta ve Fransa kabinesinde büyük tepki toplamıştı.  3 Ağustos 2007 tarihinde ise Fransa ve Libya 405 milyon dolar değerinde bir silah anlaşması imzalamıştı.[1] Aradan geçen 4 yılda Fransız dış politikasındaki bu büyük değişiklik sorgulanması gereken bir tutumdur. Çünkü 2007’de ayağına kırmızı halı serdiği, el sıkıştığı bir katili 2011’de diktatör ilan edip, hava saldırısının öncülüğünü üstlenmesi büyük bir dış politika çelişkisi ve egoist menfaatçiliktir.

Geçtiğimiz günlerde Wall Street Journal’da okuduğum, ABD Hazine Bakanlığı'nda müsteşarlık yapmış olan, Paul Craig Roberts’ın imzasını taşıyan makaleden bir bölümü paylaşmanın faydalı olacağını düşünüyorum. Roberts makalesinde; “ABD ekonomisi işin içinden çıkılması zor eş zamanlı üç kriz yaşadı. Ekonomik göstergeler ölçme sisteminden dolayı gerçekleri yansıtmıyor, işsizlik oranı ve enflasyon sanıldığından çok daha yüksek. Teşvik paketlerinin dışında bankalara ABD gayri safi milli hasılasından daha büyük miktarda kaynak aktarıldı. Devletin borçları artarken krizden çıkmakta başarısız kalındı. ABD şu an Çin ve Rusya ile Ortadoğu'da enerji kaynakları üzerinde hakimiyet mücadelesi veriyor ve onları etkisizleştirmeye çalışıyor.  Onlarla karşı karşıya gelmemek için de Arap protestolarını bir paravan olarak kullanıyor.” diyor. Bu iddianın böyle bir yetkiliden gelmesi oldukça düşündürücü. Nitekim Birleşik Devletler’in girdiği son zamanlardaki üç büyük kriz tüm dünya kamuoyunu endişelendirmişti. Libya açısından bakarsak; Birleşik Devletler, Fransa ve British Petroleum’un Libya’da hak iddia ettiği petrol rezervleri için Kaddafi’nin Rus ve Çinli yetkililerle masaya oturmayı düşündüğü biliniyor. Hülasa, Roberts’a göre Birleşik Devletler ekonomik açıdan zor zamanlar geçiriyor, bu durumdan kurtulmanın kısa vadede olumlu sonuç getirecek tek yolu savaş. Özgürlük, demokrasi, eşitlik gibi temel haklarını isteyen Arap halkları da bu süreçte kullanılıyor.[2]

Libya Halkının durumu nedir?

Libya kamuoyuna sosyolojik açıdan baktığımızda 32 yıllık bir diktatörlük sürecinde bu denli bir ayaklanma görülmemiş, eğitim ve demokrasi bilinci düşük bir halkın bu kavramlar uğruna savaşmak için 6 aylık bir süreçte “aydınlanması” oldukça düşündürücü. Tarihe baktığımızda halkı yanına almayı başaramayan hiçbir radikal hareket başarılı sonuca ulaşamamıştır. Bu toplumlar bazen eğitimli, bilinçli kimselerden oluşmuş; bazen de feodal beylerin işçi köleleri olmuştur.[3] Şuan ki süreçte de modern bir devrim hareketi görüyoruz. Ancak bu hareket bir halkın başkaldırısı değil, bazı devletlerin ekonomik çıkarları doğrultusunda olması istenilen tablonun son adımlarıdır.

Sonuç

Tarihi incelediğimizde anlarız ki demokrasi ve özgürlük gibi büyük değerler “ithal” gelmez. Aslına bakarsak monarşi ve diktatörlük gibi rejimler öyle ya da böyle yok olmaya mahkumlardır. Çünkü modernizm, globalizm gibi kavramlar artık dünyayı şekillendiriyor. Ancak bu kavramların oturması için bir halkın “bağımsız” bir şekilde sistem dışı harekete ve bu yolda hayatını riske atacak milyonlarca kişiye ihtiyacı vardır. Bu tip hareketlere örnek olarak Modern Türk Devrimi, 1789 Fransız Devrimi ve 1959 Küba Devrimi anılabilir.

Kaynaklar

[1] France and Libya sign arms deal,
     British Broadcast Channel News Africa.
[2] Libya – The DC/NATO Agenda and the Next Great War Agenda,
     Trends Research Institute, Paul Craig Roberts.
[3] The Age of Revolution 1789-1848, Vintage Books, Eric Hobsbawm.

0 yorum:

Yorum Gönder

Paylaş